Çoğu Kanadalı Artık ABD’yi Ülkeleri İçin En Büyük Tehdit Olarak Görüyor
Yeni bir anket, Kanadalıların büyük bir kısmının artık ABD’yi kendi ülkeleri için en ciddi tehdit olarak gördüğünü ortaya koydu. Yapılan araştırmaya göre, Kanadalıların %59’u ABD’yi başlıca tehlike olarak tanımlarken, bu oran Rusya, Kuzey Kore ve İran gibi diğer ülkeleri geride bırakıyor. İlginç bir detay olarak, ankete katılanların %55’i aynı zamanda ABD’yi en önemli müttefik olarak görmeye devam ediyor. Bu çelişkili algı, Kanada ile ABD arasındaki karmaşık ilişkiyi gözler önüne seriyor. Anket, 8 Ocak-26 Nisan 2025 tarihleri arasında 25 ülkeden 28.333 kişiyle gerçekleştirildi ve Kanada’daki kamuoyu tutumlarında belirgin bir dönüşüm olduğunu gösterdi.
Bu değişim, büyük ölçüde ABD Başkanı Donald Trump’ın politikalarından kaynaklanıyor. Şubat 2025’te Kanada’ya %25’lik bir tarife uygulayan Trump, seçim kampanyası sırasında Kanada’yı “51. eyalet” yapma fikrini sıkça dile getirmişti. Bu söylemler ve ticari hamleler, Kanadalılar arasında kaygıya yol açtı. Anket, Kanada’nın ABD ile olan derin ekonomik ve kültürel bağlarına rağmen son yıllarda bu komşu ülkeye yönelik algının olumsuzlaştığını ortaya koydu. Katılımcıların yaklaşık üçte ikisi, ABD’nin Kanada ekonomisine zarar verebileceğinden endişe duyarken, %53’ü ulusal güvenlik açısından da bir risk gördüğünü belirtti.
Meksika’da da benzer bir tablo belirdi; ankete katılanların %68’i ABD’yi en büyük tehdit olarak nitelendirirken, sadece %37’si müttefik olarak tanımladı. Buna karşılık, ABD, İsrail’de %95, Güney Kore’de %89 ve Japonya’da %78 gibi yüksek oranlarla en önemli müttefik olarak öne çıkıyor. Avrupa’da ise Birleşik Krallık’ta %51, Polonya’da %43 ve İtalya’da %42’lik kesimler ABD’yi müttefik olarak görüyor. Ancak Polonya’da %81 ve İsveç’te %77 ile Rusya, Avrupa’da en büyük tehdit olarak algılanıyor. Kanada’daki bu algı dönüşümü, Trump’ın sert ticaret politikaları ve söylemlerinin etkisiyle hız kazandı.
Kanada Başbakanı Mark Carney, bu gerilimi dengeli bir şekilde yönetmeye çalışıyor. Geçen ay Calgary’de düzenlenen G7 zirvesinde, ticaret çeşitlendirmesi ve savunma harcamalarını artırma konularını masaya yatırdı. Öte yandan, sınır ötesi seyahat verileri, bu gerilimin pratik yansımalarını ortaya koyuyor; Mayıs 2025’te ABD’den Kanada’ya gelen otomobil seyahatleri yıllık bazda %38,1, hava yolculukları ise %24,2 azaldı. Bu düşüş, Kanadalıların ABD’ye karşı hem ekonomik hem de duygusal bir mesafe oluşturmaya başladığını gösteriyor.
Yorum & Analiz
Kanadalıların %59’unun ABD’yi tehdit olarak görmesi, iki ülke arasındaki uzun süredir devam eden ittifakın sorgulanmaya başladığını işaret ediyor. Trump’ın tarifeleri ve “51. eyalet” ifadeleri, Kanada’da egemenlik kaygılarını alevlendirmiş olabilir, ancak bu algının temelinde ekonomik endişeler yatıyor gibi görünüyor. Yine de %55’lik müttefik algısı, Kanada’nın ABD’ye olan bağımlılığını koruduğunu, ancak bu bağımlılığın riskli hale geldiğini düşündürüyor. Bu çelişki, hem pratik hem de duygusal bir ikilemden kaynaklanıyor olabilir.
Trump’ın politikalarının Kanada’daki algıyı bu denli değiştirmesi, ABD’nin geleneksel müttefikleriyle ilişkilerini yeniden gözden geçirmesi gerektiğini gösteriyor. Ancak Amerikan kamuoyunun Kanada’ya %74’lük olumlu bakışı, iki toplum arasındaki algı farkını derinleştiriyor. Seyahat verilerindeki düşüş, ekonomik bağların zayıflayabileceğine dair bir ipucu sunuyor ve bu, uzun vadede ticari dinamikleri etkileyebilir. Kanada için bu durum, dış politikada daha özerk bir yol arayışını tetikleyebilir, fakat ABD ile ekonomik ve diplomatik dengeyi sürdürmek zor bir görev olacak.
Kaynaklar: Reuters, Associated Press, X platform posts, The Globe and Mail, CBC News, The Washington Post, Financial Times, Bloomberg, The Guardian, CTV News